February 1, 2009

Davos'tan Arda Kalanlar

Buraya yazacağım yazının başlığının "Regülasyon Paradoksu" olacağını tahmin ediyordum ki Recep Tayyip Erdoğan ve Şimon Perez arasında yaşananlardan sonra Davos'ta gerçekten konuşulanları yazının ana konusu olarak işlemem anormal olur diye düşündüm. 
12-25 dakika sorunsalı, Erdoğan'ın sert sözleri ve moderatör krizi ile yılın başına damgasını vurmuş bir Davos yaşandı. Kimileri T.C. Başbakanını Hamas'ın savunucusu, kimileri ise geleceğin lideri ilan etti. Bundan sonrası siyasi açılımlar yapmak gerektirdiğinden bu konuyu fazla irdelemek istemiyorum ama olanlara Türkiye'ye kısa vadede zarar fakat uzun vadede yararlar sağlar şeklinde bir yorum getiren uluslararası haber ajansı Reuters bence noktayı koydu.
Geçtiğimiz yıl Davos'ta insancıl kapitalizmden bahsediliyordu. Çalışma şartlarının giderek ağırlaşması ve küresel ısınmanın gündeme oturduğu bir oturum olmuştu. O günlerde herkesi realistliğe davet eden büyüklerin çoğunun eteğinin mali kriz ile tutuştuğunu görüyoruz ki insancılını bir kenara bırakırsak ortada kapitalizm bile kalmadı insanlara göre. Krizin temelinde yatan mortgage ve kredi krizinin sebeplerinden biri sayılan regülasyon yetersizliklerinin eleştirildiği fakat çeşitli sektörlerden büyük isimlerin hala derin regülasyonlara karşı çıktığı ortamda gerçekleşen bu oturumda ortaya "regülasyon paradoksu" diye tabir edilecek bir kavramın çıkması tabii ki kaçınılmazdı. Konuya çözüm arayışları işe yaradı mı bilmiyorum ama bu Davos tamamen Erdoğan'ın çıkışı ile hatırlanacak, o da ayrı bir gerçek.
Regülasyon ve devlet piyasalara uzanan elinden bahsetmişken ABD yönetiminin 800 milyar dolarlık yardım paketi Temsilciler Meclisi'nden geçti, önümüzdeki günlerde de bunun rahatlığı hissedilecektir. Bakalım, taşıma suyla değirmenin ne kadar dönecek ?

No comments: